DEVAM: (Teşehüdden
Kalkarken Ellerin Kulak Hizasına Kaldırılması)
635
حَدَّثَنَا
الْحَسَنُ
بْنُ عَلِيٍّ
حَدَّثَنَا
سُلَيْمَانُ
بْنُ دَاوُدَ
الْهَاشِمِيُّ
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الرَّحْمَنِ
بْنُ أَبِي الزِّنَادِ
عَنْ مُوسَى
بْنِ
عُقْبَةَ عَنْ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
الْفَضْلِ
بْنِ رَبِيعَةَ
بْنِ
الْحَارِثِ
بْنِ عَبْدِ
الْمُطَّلِبِ
عَنْ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ الْأَعْرَجِ
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ بْنِ
أَبِي رَافِعٍ
عَنْ عَلِيِّ
بْنِ أَبِي
طَالِبٍ رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهُ عَنْ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَنَّهُ
كَانَ إِذَا
قَامَ إِلَى
الصَّلَاةِ
الْمَكْتُوبَةِ
كَبَّرَ
وَرَفَعَ
يَدَيْهِ
حَذْوَ
مَنْكِبَيْهِ
وَيَصْنَعُ
مِثْلَ
ذَلِكَ إِذَا
قَضَى
قِرَاءَتَهُ
وَأَرَادَ
أَنْ
يَرْكَعَ وَيَصْنَعُهُ
إِذَا رَفَعَ
مِنْ
الرُّكُوعِ
وَلَا
يَرْفَعُ يَدَيْهِ
فِي شَيْءٍ
مِنْ
صَلَاتِهِ
وَهُوَ
قَاعِدٌ
وَإِذَا
قَامَ مِنْ
السَّجْدَتَيْنِ
رَفَعَ
يَدَيْهِ
كَذَلِكَ
وَكَبَّرَ قَالَ
أَبُو دَاوُد
فِي حَدِيثِ
أَبِي حُمَيْدٍ
السَّاعِدِيِّ
حِينَ وَصَفَ
صَلَاةَ النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِذَا قَامَ
مِنْ
الرَّكْعَتَيْنِ
كَبَّرَ
وَرَفَعَ
يَدَيْهِ
حَتَّى
يُحَاذِيَ
بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ
كَمَا
كَبَّرَ
عِنْدَ
افْتِتَاحِ
الصَّلَاةِ
Ali b. Ebî Talib
(r.a.)'den nakledildiğine göre; Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) farz
namazlara kalktığı zaman tekbir alır ve ellerini omuzları hizasına kadar
kaldırırdı. Okumayı bitirip rüku'a varmak istediği zaman da aynısını yapardı.
Rüku'dan kalktığı zaman da yine tekbir alırdı. Namazda otururken hiç bir zaman
ellerini kaldırmazdı. İki secdeden (sonra kıyama) kalkarken de aynı şekilde
ellerini kaldırır ve tekbir getirirdi.
Ebu Davud dedi ki: Ebu
Hümeyd'in Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazını tarif eden
hadisinde şu ifade vardır "iki rekatdan (sonra ayağa) kalkarken tekbir
getirir iftitah tekbirindeki gibi ellerini omuzları hizasına kadar
kaldırırdı."
Diğer tahric: Müslim,
salat; Ebu Davud, salat; Tirmizî, salat; Nesaî, sehv, İbn Mace, ikame; Darimî,
salat; Ahmed b. Hanbel II, 8; V, 424.
AÇIKLAMA: Davud, burada geçen; "iki secdeden sonra
ayağa kalkardı" cümlesinin ilk iki rekattan sonra üçüncü rekata kalkardı
anlamına geldiğine (730) no'lu Ebu Humeyd hadisini delil getirmiştir. Biz bu
mevzuda lüzumlu açıklamayı bir önceki hadiste kısaca verdik. Burada tekrara
lüzum görmüyoruz.